29 Nisan 2009 Çarşamba

Taşınma Telaşesi

Taşınmanın ne kadar zor bir iş olduğunu bir kez daha anladım. Üstelik yaptığınız bir şehri değiştirmekse daha da zor oluyor. Bir şehri geride bırakırken bir sürü anıyı da bırakıyorsunuz. Biriktirdiğiniz şeyleri tek tek çöpe atıyorsunuz. Bu kadar çok anım olduğunu bilmezdim.
Ve veda safhası. Sanırım en zoru bu. Ne kadar az görüşürseniz görüşün dostlarınızın yakınınızda olduğunu bilmek rahatlatıyormuş insanı. Şimdi kim bilir bir daha ne zaman görürüm sorusuyla veda ediliyor onlara.
Bu sene son kez inek bayramına katılıcam. Ne kadar kötü olursa olsun bana çok güzel geleceğini biliyorum. O taş binanın, çimlerin son kez sesini dinleyerek içicem. Ben bu şehirden ayrılırken şenlikler devam edecek. İnsanlar eğlenirken ben son kez bir yolu, gözlerimi ondan ayırmadan, belki biraz yaşlı, belki biraz umutlu geçiyor olacağım.
Sevmeye direndiğim Ankara'yı onu unutma dileğiyle terk ediyorum artık. Ne zormuş...

2 yorum:

şah dedi ki...

ankara kolay unutuluyor. bizzat kolayca unuttum. ama dostlar, anılar başka tabi. binaları, çimleri değil de şişeleri tokuşturduğun eller gelir aklına zaman zaman. orda olsaydım demezsin, onlarla olsaydım dersin ayrılmak zor geliyor dediklerin için. ankaradan hazzetmediğin hissine kapıldığım için bi an kanım ısındı:)

lisa marie s. dedi ki...

anılar çöpe atılabilir mi? yoksa insanın içine işler mi?